Makaleler

El Atmanın Önlenmesi Davası ve Şartları

El Atmanın Önlenmesi Davası ve Şartları

El atmanın önlenmesi davası, bir kimsenin ayni veya şahsi bir hakka dayanarak, başkasının o hakka müdahalesini veya müdahale tehlikesini ortadan kaldırmak için açtığı davadır. Bu dava, Türk Medeni Kanunu’nun 683. maddesinde düzenlenmiştir.

El atmanın önlenmesi davasının açılabilmesi için üç temel şartın bulunması gerekmektedir. Bunlar:

  1. Ayni veya şahsi bir hak sahibi olması: Taşınır veya taşınmaz mal üzerinde ayni bir hakka sahip olan kişiler tarafından açılabilir. Ayni haklar, mülkiyet, intifa, sükna, ipotek gibi haklar olarak sayılabilir. Ayrıca, kira sözleşmesi gibi bir şahsi hakka dayanarak da el atmanın önlenmesi davası açılabilir.
  2. El atmanın başlamış veya başlama tehlikesinin bulunması: El atma gerçekleşmiş olsa bile, el atma tehlikesi devam ediyor olsa bile açılabilir. El atma, bir kimsenin başkasının malına haksız olarak müdahale etmesidir. Bu müdahale, fiili bir müdahale olabileceği gibi, sözlü veya yazılı bir tehdit de olabilir.
  3. El atmanın haksız olması: Ancak el atma haksız ise açılabilir. El atma, hukuki bir dayanaktan yoksun ise haksız kabul edilir.

El atmanın önlenmesi davasında, davacı, öncelikle malın kendisine ait olduğunu ve el atmanın haksız olduğunu ispatlamak zorundadır. Davalı ise, el atmanın haklı olduğunu ispatlamakla yükümlüdür.

Mahkeme, el atmanın önlenmesine karar verebileceği gibi, el atmanın devamına karar da verebilir. Mahkeme, ayrıca, el atmanın giderilmesi için davacıya uygun bir süre verebilir.

El atmanın önlenmesi davasının temel amacı, bir kimsenin ayni veya şahsi bir hakkına yapılan haksız müdahaleyi önlemek veya bu müdahalenin devamını engellemektir. Bu dava, hak sahibi kişilerin haklarını korumak açısından önemli bir hukuki yoldur.

El Atmanın Önlenmesi Davasında Görevli Mahkeme Hangisidir?

El atmanın önlenmesi, bir kimsenin zilyetliğini hukuka aykırı olarak bozan veya engelleyen fiillerin durdurulmasını sağlayan bir hukuki yoldur. Bu dava, mülkiyet hakkı sahibi tarafından açılabileceği gibi, zilyetlik hakkına sahip olan herkes tarafından da açılabilir.

El atmanın önlenmesi davasında görevli mahkeme, asliye hukuk mahkemesidir. Ancak, taşınmaz mallarda el atmanın önlenmesi davasında yetkili mahkeme, taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesidir. Taşınır mallarda ise genel yetki kuralı olan davalının yerleşim yeri mahkemesidir.

El atmanın önlenmesi davasında görevli mahkemenin belirlenmesinde, dava konusunun niteliği önem taşımaktadır. Dava konusu taşınmaz ise, yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesidir. Dava konusu taşınır ise, yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri asliye hukuk mahkemesidir.

El atmanın önlenmesi davasında görevli mahkemenin belirlenmesi, dava sürecinin işleyişi açısından önemlidir. Görevli mahkemenin yanlış belirlenmesi halinde, dava usulden reddedilecektir.

El Atmanın Önlenmesi Davasında Zamanaşımı Süresi Var Mıdır?

El atmanın önlenmesi davası, bir kimsenin ayni veya şahsi hakkına yapılan müdahalenin önlenmesini talep eden bir dava türüdür. Bu dava, hukuki niteliği itibariyle bir haksız fiil davasıdır. Zamanaşımı, bir hakkın bir süre içerisinde kullanılmaması halinde, o hakkın ortadan kalkması demektir. Hak düşürücü süre ise, bir hakkın kullanılması için öngörülen ve bu süre içerisinde kullanılmaması halinde, hakkın kullanılamayacağı süredir.

El atmanın önlenmesi davasında herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre bulunmamaktadır. Bu nedenle, el atma fiilinin devam ettiği sürece, dava her zaman açılabilir. Örneğin, bir kişinin arsasına izinsiz bir şekilde barakalar yapılmışsa, bu kişinin el atmanın önlenmesi davası açması için herhangi bir zaman sınırlaması bulunmamaktadır. Dava, barakaların hala mevcut olduğu sürece açılabilir. Ancak, el atma fiili tamamen sona ermişse, el atmanın önlenmesi davası açılamaz. Bu durumda, davacı, haksız fiil nedeniyle tazminat davası açabilir.

El atmanın önlenmesi davasında zamanaşımı veya hak düşürücü süre bulunmamasının nedeni, bu davanın bir haksız fiil davası olmasıdır. Haksız fiil davalarında, haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 2 yıl içinde dava açılması gerekir. Ancak, el atmanın önlenmesi davası, haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren değil, müdahalenin devam ettiği sürece açılabilir. Bu nedenle, el atmanın önlenmesi davası, haksız fiil davalarından farklı olarak, zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi değildir.

El Atmanın Önlenmesi Davası Nasıl Açılır?

El atmanın önlenmesi davası, bir kişinin mülkiyet hakkına veya başka bir ayni hakka haksız bir şekilde müdahale edilmesi durumunda, bu müdahalenin önlenmesini sağlamak için açılan bir davadır. Bu dava, taşınır veya taşınmaz mallar için açılabilir.

El atmanın önlenmesi davasının açılabilmesi için bazı şartlar gerekir. Bu şartlar şunlardır:

  • Davacı, haksız müdahaleye uğrayan malın maliki veya bu mala sınırlı ayni hak sahibi olmalıdır.
  • Dava konusu mal üzerinde haksız bir müdahale olmalıdır. Bu müdahale, fiilen veya hukuken olabilir. Örneğin, bir taşınmazın tahliyesi, bir taşınırın elinden alınması, bir kira sözleşmesinin feshi gibi fiilî müdahaleler haksız müdahale olarak kabul edilir. Ayrıca, bir taşınmazın başkasına satılması, bir taşınırın başkasına bağışlanması gibi hukukî işlemler de haksız müdahale olarak kabul edilebilir.
  • Haksız müdahalenin devam etmesi veya tekrar etmesi ihtimali olmalıdır.
  • El atmanın önlenmesi davası, asliye hukuk mahkemesinde görülür. Görevli mahkeme, genel yetki kuralına göre belirlenir. Ancak, davanın konusu bir taşınmaz ise, kesin yetki kuralı gereğince davanın taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir.
  • El atmanın önlenmesi davası, alacaklı davasının bir türüdür. Bu nedenle, dava dilekçesinde, davacının kimliği, davalının kimliği, dava konusu malın niteliği, davanın dayanağı olan haksız müdahalenin niteliği ve bu müdahalenin devam etmesi veya tekrar etmesi ihtimali gibi hususlar açıkça belirtilmelidir.
  • Dava dilekçesine, davanın dayanağı olan deliller de eklenmelidir. Bu deliller, tanık beyanları, bilirkişi raporları, fotoğraflar, videolar gibi belgeler olabilir.
  • El atmanın önlenmesi davası, basit yargılama usulüne göre görülür. Bu nedenle, dava, kısa sürede sonuçlanır.

El atmanın önlenmesi davasında, mahkeme, davacının talebini kabul ederse, davalıya, müdahaleyi derhal durdurması ve malın davacıya teslim edilmesi için karar verir.

El atmanın önlenmesi davasının açılması, hak sahibinin haklarını korumak için önemli bir yoldur. Bu dava sayesinde, hak sahibi, malına yönelik haksız müdahaleyi durdurabilir ve malını koruma altına alabilir.

El Atmanın Önlenmesi Davası Hangi Durumlarda Açılır?

El atmanın önlenmesi davası, bir kişinin mülkiyet hakkı veya diğer ayni haklarına haksız olarak yapılan müdahaleleri engellemek için açılan bir davadır. Bu dava, Türk Medeni Kanunu’nun 683. maddesinde düzenlenmiştir.

El atmanın önlenmesi davası açabilmek için aşağıdaki şartların sağlanması gerekir:

  • Davacı, mülkiyet hakkı veya diğer ayni bir hakka sahip olmalıdır.
  • Davalı, davacının hakkına haksız olarak müdahalede bulunmuş olmalıdır.
  • Müdahale, güncel olmalıdır.
  • El atmanın önlenmesi davası, kural olarak, taşınır veya taşınmaz mallar üzerinde açılabilir. Ancak, şahsi haklara da el atmanın önlenmesi davası açılabilir. Örneğin, bir kiracının kiraladığı taşınmaz üzerindeki hakkına haksız olarak yapılan müdahaleyi engellemek için el atmanın önlenmesi davası açması mümkündür.
  • El atmanın önlenmesi davası, esasa ilişkin bir davadır. Bu nedenle, davanın açılabilmesi için davacının hakkına yapılan müdahalenin hukuka aykırı olması gerekir. Müdahalenin hukuka aykırı olup olmadığı, dava konusuna göre değişkenlik gösterebilir. Örneğin, bir kişinin başkasına ait taşınmazın üzerinde bulunan ağacı kesmesi, hukuka aykırı bir müdahaledir.
  • El atmanın önlenmesi davası, sulh hukuk mahkemesinde açılır. Davanın açılabilmesi için, davacının davalıdan, hakkına yapılan müdahaleyi ortadan kaldırmasını talep etmesi gerekir. Mahkeme, davanın kabulü halinde, davalıdan, hakkına yapılan müdahaleyi ortadan kaldırmasını emreder.

El atmanın önlenmesi davası, haksız el atmaya son vermek için önemli bir hukuki yoldur. Bu dava sayesinde, hak sahipleri, mülkiyet veya diğer ayni haklarına yapılan haksız müdahaleleri engelleyebilirler.

Mert Hukuk Burosu 1

El atmanın Önlenmesi (Müdahalenin Men’i) Davası Yargıtay Kararları

El atmanın önlenmesi (müdahalenin men’i) davası, taşınır veya taşınmaz mal üzerindeki ayni veya şahsi hakka el atılmış veya el atma tehlikesi bulunan durumlarda açılabilen bir dava türüdür. Bu dava ile davacı, mal üzerindeki ayni veya şahsi hakkına yapılan müdahalenin önlenmesini talep eder.

El atmanın önlenmesi davasını açabilmek için öncelikle davacının, mal üzerindeki ayni veya şahsi hakka sahip olması gerekir. Bu hak, mülkiyet hakkı olabileceği gibi, intifa hakkı, irtifak hakkı, kira hakkı gibi diğer ayni veya şahsi haklar da olabilir. Davacının mal üzerindeki ayni veya şahsi hakka sahip olduğunu ispat etmesi gerekir. Bu ispat, resmi veya gayri resmi belgelerle yapılabilir. Örneğin, tapu kaydının varlığı, kira sözleşmesinin varlığı, intifa hakkının kurulmasına ilişkin bir sözleşmenin varlığı gibi belgeler, davacının mal üzerindeki ayni veya şahsi hakka sahip olduğunu ispat etmeye yarar.

El atmanın önlenmesi davasında, davalının mal üzerindeki ayni veya şahsi hakka müdahalesi ya gerçekleşmiş olmalıdır ya da gerçekleşme tehlikesi bulunmalıdır. El atmanın gerçekleşmiş olması halinde, davacı, mal üzerindeki müdahalenin etkilerini ortadan kaldırmak için de talepte bulunabilir.

El atmanın önlenmesi davasında, mahkeme, davanın kabulüne karar verirse, davalıya, mal üzerindeki müdahaleyi derhal durdurması ve mal üzerindeki durumu eski haline getirmesi için bir süre verir. Bu sürenin sonunda, davalının müdahaleyi durdurmaması veya mal üzerindeki durumu eski haline getirmemesi halinde, mahkeme, davalıya para cezası veya hapis cezası verebilir.

Yargıtay, el atmanın önlenmesi davalarında, davacının mal üzerindeki ayni veya şahsi hakka sahip olduğunu, el atmanın gerçekleşmiş veya gerçekleşme tehlikesi bulunduğunu ve davalının mal üzerindeki müdahaleyi derhal durdurması ve mal üzerindeki durumu eski haline getirmesi için bir süre verilmesinin gerekli olduğunu değerlendirerek karar vermektedir.

Yargıtay kararlarına göre, el atmanın önlenmesi davasında, davalının iyi niyetli olması, davacının haksız fiil veya hukuka aykırı bir işlem yapması, davalının müdahalesinin geçici olması gibi hususlar, davanın reddine neden olabilir.

El atmanın önlenmesi davası, mülkiyet hakkının korunması bakımından önemli bir dava türüdür. Bu dava ile, davacının mal üzerindeki ayni veya şahsi hakkının korunması ve müdahalenin önlenmesi sağlanabilir.

Müdahalenin Men’i (El Atmanın Önlenmesi) Davasının Amacı

Müdahalenin men’i (el atmanın önlenmesi) davası, taşınır veya taşınmaz bir malın maliki tarafından bu mal üzerindeki haksız müdahalenin sona erdirilmesine yönelik açılan davadır. Bu dava, mülkiyet hakkının korunması için önemli bir hukuki araçtır.

Müdahalenin men’i davasının amacı, mal sahibinin mülkiyet hakkını ihlal eden haksız müdahaleyi durdurmaktır. Bu dava ile mal sahibi, mal üzerindeki hakimiyetini yeniden tesis ederek, malını kullanabilme ve tasarruf edebilme hakkını elde eder.

Müdahalenin men’i davası, mülkiyet hakkının ihlali olarak kabul edilebilecek her türlü müdahale için açılabilir. Örneğin, bir taşınmazın haksız olarak işgali, bir taşınır malın haksız olarak kullanılması veya bir mülkiyet hakkının kötü niyetle kullanılarak engellenmeye çalışılması gibi durumlarda müdahalenin men’i davası açılabilir.

Müdahalenin men’i davasını açmak için, mal sahibinin mülkiyet hakkına sahip olması ve bu hakka yönelik haksız bir müdahalenin varlığı gerekir. Ayrıca, müdahalenin devam etmesi veya tekrarlanması ihtimalinin bulunması da davanın açılabilmesi için gereklidir.

Müdahalenin men’i davası, hızlı sonuçlanan bir davadır. Mahkeme, davanın açılmasından kısa bir süre sonra, müdahalenin önlenmesine yönelik bir karar verir. Bu karar, icraya konulabilir. Müdahalenin men’i davası, mülkiyet hakkının korunması için önemli bir hukuki araçtır. Bu dava ile mal sahipleri, mülkiyet haklarını ihlal eden haksız müdahaleleri durdurabilir ve mallarını kullanabilme ve tasarruf edebilme hakkını elde edebilirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir