11. Yargı Paketi
Adalet Bakanlığı tarafından yürütülen adalet reformu sürecinin yeni adımı olan 11. Yargı Paketi, ceza adaleti, infaz sistemi ve toplumsal güvenlik alanlarında kapsamlı değişiklikler içeren bir yasa taslağı olarak gündemde. Yaklaşık 40 maddeden oluştuğu belirtilen bu yeni düzenleme, hem suçla mücadelede etkinliği artırmayı hem de infaz sistemini daha adil ve güncel hale getirmeyi amaçlıyor.
Yeni yargı paketi, bir önceki 10. Yargı Paketinin devamı niteliğinde hazırlanıyor. Bu süreçte özellikle infaz düzenlemesi, denetimli serbestlik, bilişim suçlarıyla mücadele ve toplum güvenliğini tehdit eden fiillerin önlenmesi gibi konular ön plana çıkıyor.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yaptığı son açıklamalarda paketin hazırlıklarının tamamlanma aşamasında olduğunu, taslağın yakında Meclis gündemine sunulacağını ifade etti. Henüz kanunlaşmamış olsa da, taslağa ilişkin bazı başlıklar kamuoyuna yansımış durumda.
Bunlar arasında meskûn mahalde silah atma, trafikte yol kesme, bilişim yoluyla dolandırıcılık, sanal bahis, sanal kumar, suça sürüklenen çocuklar gibi alanlara ilişkin yeni düzenlemeler öne çıkıyor. Yani paket, bir yandan kamu düzenini korumaya yönelik cezai önlemleri güçlendirirken, diğer yandan infaz ve ceza süreçlerini daha insani ve dengeli bir yapıya kavuşturmayı hedefliyor.
Son olarak, 11. Yargı Paketi maddeleri arasında kamuoyunda sıkça dile getirilen “genel af” veya “af yasası” niteliğinde bir düzenleme şimdilik dile getirilmiyor. Genel af veya af olmasa da denetimli serbestlik, infaz indirimi ve covid bakımından düzenlemelerin olabileceği ve pakete son anda dahi olsa girebileceği iddialar arasında yer alıyor. Bu noktada paket yasalaşıncaya kadar infaz indirimi veya covid düzenlemesi yapılıp yapılmayacağı belirsizliğini koruyor. Bir önceki 10. Yargı paketinden son anda çıkarılan infaz indirimi veya covid düzenlemelerinin bu pakete alınıp alınmayacağı, alınacaksa hangi aşamada alınacağı, pakette olmasa da komisyon görüşmelerinde veya TBMM Genel Kurulunda eklenip eklenmeyeceği tartışılmaya devam ediyor.
11. Yargı Paketi Maddeleri
Yakın dönemde TBMM’ye sunulması beklenen 11. Yargı Paketi, ceza hukukundan infaz sistemine, bilişimden medya düzenlemelerine kadar geniş bir alanda reform öngörüyor. Aşağıda 11. Yargı paketi içeriğinde yer alması beklenen düzenlemelere ilişkin başlıklar ve içerikleri özetlenmiştir.
TCK’ya İlişkin Öngörülen 11. Yargı Paketindeki Düzenlemeler
Örgütlü suçlarla mücadele
11. Yargı Paketi taslağında örgütlü suçlara yönelik düzenlemeler, suç işleyen grupların yapısını ve faaliyetlerini daha etkin şekilde cezalandırmayı hedefliyor. Taslakta öne çıkan yaklaşımlardan biri, örgüt kurma ve yönetme suçlarının cezai alt sınırlarının artırılmasıdır. Böylece, suç işlemek amacıyla oluşturulan yapılar karşısında caydırıcılık güçlendirilmiş olacak.
Ayrıca paket, örgüte üye olma veya örgüte yardım etme fiillerine ilişkin cezaların daha net ve uygulanabilir hâle getirilmesini öngörmektedir. Bu kapsamda, örgüt üyelerinin sorumlulukları ve cezai yükümlülükleri daha açık biçimde tanımlanacak, suçun niteliğine göre indirim veya hafifletici sebeplerin uygulanma koşulları daraltılacaktır.
Taslakta ayrıca, örgütlü suçların işleniş biçimlerinin çeşitliliğine uygun olarak ceza oranlarının yeniden belirlenmesi, suçun kamu düzeni ve toplumsal güvenlik üzerindeki etkisine göre kademeli cezalar öngörülmesi planlanmaktadır. Bu yaklaşım, özellikle organize suçların finans, bilişim ve ulaşım alanlarında yarattığı riskleri minimize etmeyi hedeflemektedir.
Özetle, 11. Yargı Paketi ile örgütlü suçlara karşı mevcut mevzuatta boşluk olarak görülen noktalar kapatılacak, suçun türüne ve etkisine göre daha adil ve caydırıcı bir ceza sistemi kurulması amaçlanmaktadır.
Suça sürüklenen çocuklara yönelik düzenleme
11. Yargı Paketi, 15-18 yaş arası çocuklar için cezai sorumluluk ve infaz süreçlerinde önemli yenilikler öngörüyor. Paket, çocukların suça sürüklenme sebeplerini dikkate alarak hem adalet hem de rehabilitasyon odaklı düzenlemeler sunmayı amaçlıyor.
Taslağa göre, çocuklar hakkında verilecek cezai indirim oranları yeniden düzenleniyor ve hâkime daha geniş takdir yetkisi tanınıyor. Böylece, çocuğun suça karışma şekli, yaşı, gelişim durumu ve topluma kazandırılma ihtiyacı göz önünde bulundurularak, cezanın niteliği ve süresi daha esnek biçimde belirlenebilecek.
Ayrıca, çocuk hükümlülerin kapalı kurumdan eğitim evine geçiş sistemi paketin dikkat çeken maddeleri arasında. Bu sistem, çocukların eğitim, psikolojik destek ve mesleki beceri kazanımı süreçlerini infaz süreciyle entegre ederek, yeniden suç işleme riskini azaltmayı hedefliyor. Paket taslağı, bu geçişin sürelerini ve şartlarını daha net hâle getirerek sistemin uygulanabilirliğini artırıyor.
Bunun yanında, taslakta çocuğun suça sürüklenmesine yol açan sosyal ve ekonomik etkenler de dikkate alınıyor. Koruyucu önlemler, sosyal hizmetler ve aile desteği gibi mekanizmaların güçlendirilmesi, çocukların topluma kazandırılmasına katkı sağlayacak şekilde düzenleniyor.
11. Yargı Paketi ile suça sürüklenen çocuklara yönelik yaklaşım, cezalandırıcı yöntemleri sınırlı tutarken, rehabilitasyon ve topluma kazandırma odaklı bir infaz modeli ön plana çıkarıyor. Bu sayede, çocukların gelecekteki yaşamlarında suçtan uzak bir yol izlemeleri hedefleniyor.
Güveni kötüye kullanma suçundaki değişiklikler
11. Yargı Paketi taslağı, güveni kötüye kullanma suçuna yönelik düzenlemelerde cezaların etkinliğini artırmayı ve suçun kapsamını netleştirmeyi hedefliyor. Taslak, özellikle bilişim ve finans alanında güveni ihlal eden fiiller üzerinde yoğunlaşıyor.
Paket öngörülerine göre, banka, kredi kartı, ödeme sistemleri veya elektronik para kullanımı yoluyla üçüncü kişilerin güvenini kötüye kullanmak daha ağır bir suç olarak değerlendirilecek. Bu çerçevede, suçun işleniş şekli, mağdur sayısı ve suçu işleyenin kast durumu cezanın belirlenmesinde öncelikli kriterler arasında olacak.
Taslakta ayrıca, güveni kötüye kullanma suçunun örgütlü veya tekrarlayan biçimde işlenmesi durumunda ceza artırımı yapılması öngörülüyor. Böylece, özellikle toplu dolandırıcılık ve sanal bahis/kumar sistemleri üzerinden gerçekleştirilen suçlar için caydırıcılık artırılacak.
Paketin amacı, hem bireysel mağdurların korunmasını sağlamak hem de toplumsal güveni ihlal eden fiillere karşı hukuki yaptırımların uygulanmasını güçlendirmektir. Bu bağlamda, cezai yaptırımların yanı sıra suçun tespit ve kovuşturma süreçlerinin hızlandırılması da taslakta yer alan hedeflerden biri olarak öne çıkıyor.
11. Yargı Paketi ile güveni kötüye kullanma suçu daha geniş ve net bir tanım kazanacak, ceza oranları ise suçun ağırlığı ve tekrarı doğrultusunda kademeli olarak artırılacak.
Ulaşım araçlarının hareketinin engellenmesi, kaçırılması ya da alıkonulması
Yeni yargı paketiyle, ulaşım araçlarına yönelik suçlara karşı caydırıcılığın artırılması hedefleniyor. Bu kapsamda, araçların hareketinin engellenmesi, kaçırılması veya alıkonulması fiilleri için cezai yaptırımlar gözden geçiriliyor.
Yeni yasa paketine göre, trafikte yol kesme, otobüs, taksi veya ticari araçların alıkonulması gibi fiillerde mevcut cezalar artırılacak. Ayrıca, suçun işleniş biçimine göre nitelikli hallere farklı ceza oranları getirilecek. Örneğin, şiddet veya silah kullanımıyla gerçekleşen olaylar için alt sınırlar yükseltilecek ve daha uzun süreli hapis cezaları uygulanabilecek.
Taslakta ayrıca, toplu taşıma araçları ve kamusal ulaşım sistemlerini etkileyecek eylemlere özel yaptırımlar öngörülüyor. Bu sayede toplu taşıma kullanıcılarının güvenliği ve toplum düzeni daha etkin şekilde korunacak.
Paket, suçun gerçekleştiği mekânın meskûn mahal olup olmadığı, araçta yolcu bulunup bulunmadığı ve eylemin sonucunda oluşan zarar gibi kriterlere göre cezaların kademelendirilmesini de içeriyor. Bu yaklaşım, hukuki yaptırımların hem adil hem de toplumsal güvenlik açısından dengeli olmasını sağlayacak.
Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
11. Yargı Paketi maddeleri kapsamında, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçuna ilişkin düzenlemeler de ön plana çıkıyor. Taslağa göre, meskûn mahalde silahla ateş etme, patlayıcı veya gaz kullanımı gibi eylemler için cezai yaptırımlar güçlendirilecek. Bu düzenleme, toplumun günlük yaşamını etkileyen ve toplumsal güvenliği tehdit eden fiillere karşı daha etkin bir hukuki müdahale imkânı sağlayacak.
Yeni yasa paketi kapsamında, suçun işlendiği ortamın niteliği ve olası zarar boyutu cezaların belirlenmesinde önemli rol oynayacak. Örneğin, kamuya açık alanlarda veya toplu taşıma araçlarında işlenen eylemler için ağırlaştırıcı sebepler uygulanacak ve alt sınırlar yükseltilecek.
Ayrıca, infaz düzenlemesi 11. Yargı Paketi ile entegre edilerek, bu suçtan hüküm giyenlerin cezalarının türü ve süresi toplumsal güvenliği artıracak şekilde kademelendirilecek. Bu sayede hem adil yargılama sağlanacak hem de suçun tekrarlanma riski azaltılacak.
11. Yargı Paketi maddeleri, genel güvenliği tehdit eden fiiller için caydırıcı ve kapsamlı düzenlemeler getiriyor; bu yaklaşım, hem toplumsal güvenliği korumayı hem de cezai süreçlerin etkinliğini artırmayı hedefliyor.
Akıl hastalığı nedeniyle cezai sorumluluğu olmayanlar
Yeni yargı paketi maddeleri, TCK m. 32 kapsamında cezai sorumluluğu bulunmayan kişiler için de önemli düzenlemeler içeriyor. Taslağa göre, akıl hastalığı veya ruhsal bozukluk nedeniyle sorumluluğu bulunmayan kişiler için uygulanan güvenlik tedbirlerinin kapsamı yeniden ele alınıyor. Bu düzenleme, hem suç mağdurlarının korunmasını hem de hükümlülerin rehabilitasyon sürecini dengelemeyi amaçlıyor.
Yeni yasa paketi kapsamında, bu kişilere uygulanacak tedbirlerin süresi, türü ve denetim mekanizmaları daha net hâle getiriliyor. Örneğin, tedavi ve gözetim altına alınma süreçleri, infaz düzenlemesi 11. Yargı Paketi ile uyumlu bir şekilde planlanacak; böylece hem kamu güvenliği sağlanacak hem de akıl sağlığı temelli cezai sorumluluk dikkate alınacak.
Ayrıca taslak, sorumluluğu bulunmayan kişiler açısından ceza infazının kişiselleştirilmesi ve rehabilitasyon programlarının çeşitlendirilmesi konularını içeriyor. Bu yaklaşım, bireysel ihtiyaçları ve toplumsal riskleri dengelerken, suçun tekrarlanma olasılığını da azaltmayı hedefliyor.
11. Yargı Paketi, akıl hastalığı veya ruhsal bozukluk nedeniyle cezai sorumluluğu bulunmayan kişilerin hukuki durumunu daha açık ve etkin şekilde düzenlemeyi amaçlıyor; bu düzenleme infaz süreçleri ve toplumsal güvenlik açısından önemli bir yenilik niteliği taşıyor.
Taksirle yaralama
Yeni yargı paketi kapsamında taksirle yaralama suçuna ilişkin düzenlemeler öne çıkıyor. Taslağa göre, taksirli hareket sonucu başkalarına verilen zararların ağırlığına göre ceza aralıkları yeniden belirleniyor. Özellikle trafik kazaları, iş kazaları ve diğer ihmal sonucu yaralanmalar konusunda alt sınırlar artırılacak.
Yeni yasa paketi kapsamında, yaralama sonucu oluşan zarar ve mağdur sayısı cezaların belirlenmesinde önemli kriterler olarak dikkate alınacak. Ayrıca, suçun meydana geldiği ortam ve failin davranış biçimi ağırlaştırıcı veya hafifletici unsur olarak değerlendirilecek.
Yeni infaz yasasıyla, taksirle yaralama suçundan hüküm giyenlerin cezalarının türü ve süresi toplumsal güvenlik ve adalet prensipleri doğrultusunda kademelendirilecek
Hayâsızca hareketler
11. Yargı Paketi taslağı, kamu düzenini ve genel ahlakı ihlal eden davranışları daha net şekilde cezalandırmayı amaçlıyor. Taslakta, özellikle toplu alanlarda veya kamusal mekanlarda gerçekleştirilen “hayasızca hareketler” suç kapsamına alınmış durumda. Bu düzenlemeler, mevcut TCK hükümlerinde yer alan muğlak ifadeleri netleştirerek, mahkemelerin yorum alanını daraltmayı hedefliyor.
Paket öngörülerine göre, suçun işleniş biçimi, failin kastı ve olayın meydana geldiği ortam dikkate alınarak ceza türleri ve süreleri yeniden belirleniyor. Ayrıca, yeni ceza infaz düzenlemesi ile hükümlülerin ceza türü ve infaz biçimi toplumsal düzeni gözetir şekilde düzenlenecek. Bu, özellikle tekrarlayan veya organize biçimde işlenen fiiller için uygulanacak.
“Hayasızca hareketler” suçunda, failin suçtan dolayı önceki sabıkaları veya benzer fiilleri de cezanın belirlenmesinde dikkate alınacak; böylece, caydırıcılık ve adalet dengesi sağlanmış olacak. 11. Yargı Paketi maddeleri, bu suç türünde hem önleyici hem de cezai mekanizmaların etkinliğini artırmayı hedefliyor.
Bilişim ve iletişim alanındaki suçlar

Yeni yargı paketi bilişim suçlarına yönelik yaptırımları güçlendirmeyi ve dijital ortamda suç işlenmesini önlemeyi hedefliyor. Taslağa göre, özellikle sanal bahis ve sanal kumar, çevrimiçi dolandırıcılık ve veri hırsızlığı gibi eylemler kapsamlı şekilde cezalandırılacak. Bu düzenleme, mevcut mevzuattaki boşlukları kapatarak hem bireysel mağdurların korunmasını hem de toplum güvenliğinin sağlanmasını amaçlıyor.
Yeni yasa paketi kapsamında, bilişim suçlarının tanımları netleştirilmiş ve suçun işleniş biçimine göre ceza aralıkları belirlenmiş durumda. Örneğin, suçun örgütlü veya tekrarlayan biçimde işlenmesi hâlinde cezalar artırılacak ve failin sorumluluğu genişletilecek.
Ayrıca, 11. yargı paketi maddeleri ile suçun tespit ve soruşturma süreçlerinin hızlandırılması, teknik delillerin değerlendirilmesi ve elektronik izleme uygulamalarının etkinleştirilmesi öngörülüyor. Bu sayede, bilişim ve iletişim alanındaki suçlar daha etkin bir şekilde önlenebilecek ve infaz süreçleri dijital suçlara uygun biçimde düzenlenecek.
Ödeme araçları ve hesap bilgilerini başkasına verme
11. yargı paketi, finansal güvenliği tehdit eden fiillere karşı yeni düzenlemeler içeriyor. Taslağa göre, banka hesap bilgilerini, kredi kartı bilgilerini veya diğer ödeme araçlarını başkasına vermek suretiyle suç işlemek, daha kapsamlı ve ağır yaptırımlara bağlanacak. Bu kapsam, özellikle elektronik ve online ödeme sistemlerinde meydana gelen dolandırıcılık olaylarını hedef alıyor.
Yeni ceza infaz düzenlemesi ile suçun ağırlığı ve mağdur sayısına göre ceza türleri ve süreleri belirleniyor. Ayrıca, suçun örgütlü şekilde işlenmesi veya tekrar edilmesi durumunda alt sınırlar yükseltilecek ve caydırıcılık artırılacak.
11. Yargı Paketi maddeleri, uygulamada yaşanan boşlukları kapatmayı, finansal suç mağdurlarını korumayı ve infaz süreçlerini modern ödeme yöntemlerine uygun hâle getirmeyi amaçlıyor. Bu düzenleme, dijital ekonomi ve ödeme sistemlerinde güveni artırmak için önemli bir adım olarak öne çıkıyor.
Kanuna aykırı cinsiyet değişikliği
11. Yargı Paketi taslağı, cinsiyet kimliği ve cinsiyet değişikliği süreçlerine dair önemli düzenlemeler getirmektedir. Taslağa göre, TMK madde 40’da değişiklik yapılması öngörülmektedir. Bu değişiklikle, cinsiyet değiştirme başvurusu için aranan yaş sınırı 18’den 25’e çıkarılmaktadır. Ayrıca, başvuracak kişinin üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunması ve cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunlu olduğuna dair Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen tam teşekküllü bir eğitim ve araştırma hastanesinin resmi sağlık kurulu raporunun bulunması gerekmektedir.
Bu raporun, en az üçer ay arayla yapılacak dört ayrı değerlendirme sonucunda verilmesi şart koşulmaktadır. Ancak, genetik veya hormonal hastalık nedeniyle genital organ gelişim bozukluğu bulunan kişilerde bu şartlar aranmaksızın tedaviye yönelik tıbbi müdahalelerin yapılabileceği belirtilmektedir.
Taslakta ayrıca, “kanuna aykırı cinsiyet değişikliği” uygulamalarına yönelik cezai yaptırımlar da öngörülmektedir. Buna göre, cinsiyet değişikliği işlemlerinin yasal şartlara aykırı olarak gerçekleştirilmesi durumunda, faile 3 ila 7 yıl hapis ve yüksek miktarda adli para cezası verilmesi planlanmaktadır.
Bu düzenlemeler, cinsiyet kimliği ve cinsiyet değişikliği süreçlerini daha sıkı denetim altına almayı ve belirli yasal çerçevelere oturtmayı amaçlamaktadır. Ancak, bu tür düzenlemelerin bireysel özgürlükler ve haklar açısından nasıl bir etki yaratacağı, kamuoyunda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
CMK’ya İlişkin Düzenlemeler
11. Yargı paketi içeriği kapsamında, Ceza Muhakemesi Kanunu’na (CMK) ilişkin düzenlemeler de önemli bir yer tutuyor. Taslağa göre, bazı maddelerde değişiklikler yapılarak adli süreçlerin hızlandırılması, uzlaşma mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve görev dağılımının optimize edilmesi hedefleniyor.
11. Yargı Paketi CMK m. 250 düzenlemesi: Seri Muhakeme Usulü
Yeni yasa paketi, seri muhakeme usulünü daha kapsamlı hâle getiriyor. Taslakta, belirli suç türlerinde hızlı ve etkin yargılama sağlamak amacıyla süreçlerin sadeleştirilmesi öngörülüyor. Bu düzenleme sayesinde, küçük ve rutin davalarda hem yargı yükü azalacak hem de mağdurların hakları daha hızlı korunabilecek. 11. Yargı paketi maddeleri, bu alanda özellikle zamana duyarlı suçlarda adaletin gecikmeden sağlanmasını hedefliyor.
11. Yargı Paketi CMK m. 253 düzenlemesi: Uzlaştırma Usulü
Taslak, uzlaştırma sürecinin kapsamını ve uygulanma koşullarını genişletiyor. Özellikle mağdur ve fail arasında uzlaşma imkânının artırılması, dava süresini kısaltacak ve ceza adalet sisteminin etkinliğini yükseltecek. Yeni ceza infaz düzenlemesi ile entegre edilen bu mekanizma, hem mağdurun zararının telafisini hızlandıracak hem de toplumsal barışı destekleyecek.
11. Yargı Paketi CMK Geçici m. 8 düzenlemesi: Devam Eden Dosyalar
Paket, devam eden dosyaların yeni düzenlemelere uyumunu sağlayacak hükümler içeriyor. Böylece, CMK’daki değişiklikler geçmişe dönük dosyalarda da uygulanabilecek ve hukuki belirsizlikler minimize edilecek. Bu yaklaşım, adli süreçlerin sürekliliğini korurken, infaz düzenlemesi 11. Yargı paketi ile paralel yürütülmesini de kolaylaştırıyor.
TCK m. 75 ile bağlantılı önödeme işlemi ile ilgili düzenleme
Taslakta, önödeme kurumuna dair düzenlemeler de yer almakta. Bu kurum aracılığıyla, suçun niteliğine ve failin durumuna göre ceza öncesi ödeme ve uzlaşma seçenekleri sunulacak. Böylece, yargı sistemindeki yoğunluk azaltılacak ve mağdurların hakları daha hızlı gözetilecek. 11. yargı paketi maddeleri, bu düzenlemeyle özellikle küçük suçlarda adaletin daha pratik şekilde sağlanmasını hedefliyor.
İnfaz Düzenlemesi
- 5275 sayılı Kanun m. 11 ve 15 – Çocuk hükümlüler için kapalı kurumdan eğitim evine geçiş: Çocuk hükümlülerin kapalı kurumda kalma süresi ve geçiş şartları yeniden düzenlenecek; rehabilitasyon odaklı infaz modelleri ön plana çıkıyor.
- Abonelik sözleşmelerinde 11. Yargı paketi düzenlemesi: Paket içinde yer alan abonelik sözleşmelerine dair hükümler, borç ilişkileri ve infaz sürecinin kesişimi açısından düzenleniyor; detayları henüz net değil.
- Ayrıca, “konutta infaz”, “hafta sonu infaz” ve “açık cezaevi imkânlarının genişletilmesi” gibi alternatif infaz modellerine dair tartışmalar yer alıyor.
Medeni Kanun’da Yapılan Değişiklikler
- TMK m. 40 – Cinsiyet değişikliği: Taslağa göre, cinsiyet değişikliği için yaş sınırı 18’den 25’e çıkarılıyor; sağlık kurulu raporu ve üreme yeteneğinden sürekli yoksunluk gibi şartlar sıkılaştırılıyor.
Erişimin Engellenmesi ve İnternet Ortamındaki Yayınlara İlişkin Düzenlemeler
- 5651 sayılı İnternet Kanunu kapsamında değişiklikler: İnternet ortamında yayınlanan içeriklerin çıkarılması ve/ya erişiminin engellenmesi kararlarında usul hükümleri güçlendiriliyor; sanal bahis/kumar, çocuk istismarı ve bilişim suçlarına yönelik tedbirler öne çıkıyor.
- Ayrıca, kişilik haklarının korunmasına dair düzenlemeler yeniden biçimleniyor; içerik sağlayıcılara bildirim yükümlülükleri ve erişim sağlayıcıların sorumluluk sınırları yeniden tanımlanıyor.
Diğer Öne Çıkan Hususlar
- Paket kapsamında doğrudan bir genel affın yer almadığı açıklanmış durumda; düzenlemeler daha çok cezaların tür, şekil ve uygulama biçimlerine odaklanıyor.
- Trafikte yol kesme, meskûn mahalde silahla ateş açma, sanal bahis gibi toplumsal güvenliği ilgilendiren fiillere yönelik yaptırım artırımları önemli bir yer tutuyor.
11. Yargı Paketinin Hukuki Dayanakları ve Genel Niteliği Hakkında
11. Yargı Paketi, Türkiye’de adalet sisteminde kapsamlı reformlar yapmayı amaçlayan bir yasa tasarısı olarak öne çıkıyor. Hukuki dayanakları, esasen 4. Yargı Reformu çerçevesinde belirlenen ilkeler ve önceki yargı paketleri ile bağlantılıdır. Reformun temel hedefleri arasında, ceza adaleti süreçlerinin hızlandırılması, infaz uygulamalarının etkinleştirilmesi ve toplumun hukuka güveninin artırılması yer alıyor.
Paket, özellikle ceza ve infaz düzenlemelerine odaklanırken, toplumsal güvenliği doğrudan ilgilendiren suç türlerine yönelik önleyici ve caydırıcı hükümler de içeriyor. Bu bağlamda 11. yargı paketi maddeleri, suç ve ceza ilişkisini dengeleyerek hem mağdur haklarını gözetmeyi hem de adaletin etkin uygulanmasını sağlamayı hedefliyor. Yeni infaz düzenlemesi, denetimli serbestlik uygulamaları ve çocuk kapalı kurum sistemlerinde getirilen değişikliklerle infaz süreçlerini modernleştiriyor.
10. yargı paketi ile karşılaştırıldığında, 11. Yargı Paketi daha geniş kapsamlı ve özellikle infaz ve ceza muhakemesi alanında ayrıntılı düzenlemeler içeriyor. 10. Yargı Paketi metni, öncelikle süreçlerin hızlandırılmasına ve uzlaştırma mekanizmalarının yaygınlaştırılmasına odaklanmıştı; 11. Yargı Paketi ise buna ek olarak güveni kötüye kullanma, bilişim suçları, suça sürüklenen çocuklar gibi alanlarda yeni yaptırımlar öngörüyor.
Paketin genel niteliği, reformist ve bütüncül bir yaklaşımı yansıtıyor. Amaç, yalnızca ceza hukukunu ve infaz süreçlerini güncellemek değil, aynı zamanda adli yargı teşkilatının görev dağılımını optimize etmek, toplumsal güvenliği artırmak ve infaz yasası kapsamında uygulamaları daha etkin hâle getirmektir. Ancak, paket genel af veya doğrudan bir “af yasası” içermemektedir; Adalet Bakanlığı açıklamalarına göre, bu konu gündemde bulunmamaktadır.
Özetle, 11. Yargı Paketi, 4. Yargı Reformu ilkeleri ve önceki paketlerle uyumlu şekilde hazırlanmış, ceza ve infaz süreçlerinde modernizasyonu amaçlayan kapsamlı bir düzenleme niteliğindedir. Gelecekteki 12. Yargı Paketi ile uyumlu ilerlemesi de beklenmektedir, böylece yargı reformları zinciri kesintisiz bir şekilde sürdürülmüş olacak.
11. Yargı Paketi Ne Zaman Çıkacak?
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ekim ayı başında yaptığı açıklamada, 11. Yargı Paketi‘nin çalışma taslağını milletvekillerine sunduklarını belirtmiştir. Paketin yaklaşık 40 maddeden oluştuğu ve toplumsal huzuru bozan suçlarla ilgili düzenlemeleri içerdiği ifade edilmiştir. Bu düzenlemeler arasında meskun mahalde silah kullanımı, trafikte yol kesme, bilişim suçları, sanal bahis ve çocukların suçtan korunması gibi konular yer almaktadır.
Bakan Tunç, paketin yasa teklifi haline getirilerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulacağını ve önce TBMM Adalet Komisyonu’nda, ardından Genel Kurul’da kabul edilerek Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe gireceğini açıklamıştır. Ancak, paketin Meclis’e sunulma tarihi henüz netleşmemiştir.
12. Yargı Paketi Hakkında
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 12. Yargı Paketi‘nin çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu ve yaklaşık 41 maddelik bir taslağın hazırlandığını ifade etmiştir. Bu paket, ceza mevzuatından farklı olarak, aile hukuku ve hukuk davalarıyla ilgili düzenlemeleri içerecektir. Özellikle boşanma davaları, nafaka, mal paylaşımı ve velayet gibi konularda reformlar öngörülmektedir.
Bakan Tunç, 12. Yargı Paketi‘nin ceza ve infaz rejimiyle ilgili değişiklikler içermediğini ve tamamen hukuk mevzuatına odaklandığını vurgulamıştır. Paketin Meclis’e sunulma tarihiyle ilgili kesin bir bilgi bulunmamaktadır; ancak 11. Yargı Paketi’nin yasalaşmasının ardından, muhtemelen 2025 yılı sonu veya 2026 yılının ilk çeyreğinde TBMM gündemine alınması beklenmektedir.

